Brezilya’nın Belem kentinde düzenlenen COP 30 Birleşmiş Milletler İklim Konferansı sürerken, Adana’da da iklim krizine yönelik bir eylem gerçekleştirildi. Adana Ekoloji Platformu, 15 Kasım Çevreyi Kurtarmak için Uluslararası Mücadele Günü kapsamında Abidin Dino Parkı’nda bir araya gelerek kapitalist sistemin ekolojik yıkımdaki rolünü protesto etti. “Bu dünya bizim: İklimi değil sistemi değiştir” pankartıyla yapılan açıklamada konuşan Yaşar Gökoğlu, iklim krizinin doğal değil politik bir süreç olduğunu belirtti.
Gökoğlu, devletlerin ve sermayenin krizin sorumluluğunu bireylerin yaşam tarzına yükleyerek durumu manipüle ettiğini vurguladı. Belem’de Amazon halklarının COP 30 müzakerelerine karşı daha güçlü bir ses yükselttiğini hatırlatarak, “Anadolu halklarının mücadelesi ile Amazon halklarının mücadelesi ortaktır” dedi.
Türkiye’de ormanların, meraların ve zeytinliklerin sermayeye açıldığını ifade eden Gökoğlu, Çukurova’nın petrokimya yatırımlarıyla tehdit altında olduğunu belirtti: “Çukurova'nın ihtiyacı petrokimya değil, temiz hava, sağlıklı toprak ve güvenli gıdadır.” İklim krizinin etkilerinin seller, yangınlar ve kuraklıkla giderek ağırlaştığını dile getiren Gökoğlu, afetlerin “kader” söylemiyle geçiştirilemeyeceğini söyleyerek “Doğayla savaş ahmaklığının adı kader olamaz” diye konuştu.
Eylemde; temiz su, sağlıklı gıda ve barınmanın temel hak olarak tanımlanması, doğanın haklarının güvence altına alınması, hayvan özgürlüğünün korunması, fosil yakıt projelerinin durdurulması ve ekokırımın suç olarak tanımlanıp faillerin yargılanması çağrısı yapıldı.