Adana’nın Kozan ilçesinde ev sahibi ile kiracı arasında yaşanan tahliye uyuşmazlığı, Yargıtay’ın verdiği emsal niteliğindeki kararla sonuçlandı. 15 Ağustos 2020’de 5 yıl süreli kira sözleşmesi yapan taraflardan ev sahibi, üç yıl sonra kendi ihtiyacını gerekçe göstererek kiracının taşınmazı tahliye etmesini istedi. Kiracının çıkmaması üzerine 1 Aralık 2023’te dava açıldı.
Yerel mahkeme, ev sahibinin ihtiyacını “gerçek ve samimi” bularak tahliyeye hükmetti. Ancak karar temyize taşınınca Yargıtay, davanın sözleşme süresi dolmadan açılması nedeniyle kararı bozdu.
Sürece ilişkin değerlendirmede bulunan Avukat Gizem Gonce, yaptığı açıklamada yerel mahkemenin tespitlerine rağmen Yargıtay’ın farklı bir noktaya dikkat çektiğini belirterek şunları söyledi:
“Ev sahibinin ihtiyacının gerçekliği tartışılsa bile, belirli süreli kira sözleşmelerinde tahliye davası ancak sürenin sonunda açılabilir. Bu kural kamu düzenine ilişkindir.”
Yargıtay kararında, Türk Borçlar Kanunu’nun 350. maddesine atıf yapılarak belirli süreli sözleşmelerde tahliye davasının sözleşme bitiminden itibaren 1 ay içinde açılması gerektiği vurgulandı. Adalet Bakanlığı da temyiz aşamasında davanın süresinden önce açıldığını belirterek kararın kanun yararına bozulması gerektiği görüşünü sundu.
Kararın kiracı–ev sahibi uyuşmazlıklarında önemli bir içtihat oluşturduğunu belirten Gonce, açıklamasını şu sözlerle sürdürdü:
“Ev sahipleri, sözleşme süresi dolmadan ihtiyaç gerekçesiyle kiracıyı çıkaramaz. Bu karar kötü niyetli tahliye girişimlerinin önüne geçen önemli bir hatırlatmadır.”