Anı yaşamak, vakti iyi değerlendirme bilincidir. Stresin kaynağı, geçmişin izi, geleceğin kaygısıdır.
Ânı yaşamak: vakti değerlendirme bilincidir. İnsanın sıkıştığı yer ise geçmişin izi ile geleceğin kaygısı arasındaki dar koridordur.
Bu iki uç, insanın hayat ufkunu daraltır; çünkü geçmiş geri getirilemez, gelecek ise henüz yoktur .
insanın asıl mesul olduğu nokta sâdece “an”dır tüm varlığa o anda dokunur ve varlıkla yüz yüze kalır.
Zira “an”, Allah’ın eL-EVVEL ve eL-ÂHİR sıfatlarının varlığa aynı anda tecelli ettiği yerdir.
Zira ALLAH, Ekim ile hasadı aynı anda yapandır.
Bu yüzden ânın değerlendirmesi Allah'ın kuluna sunduğu akıl almaz bir değerdir.
İnsan için geçmiş: sadece bir izdir, hükmü yoktur.
Gelecek: sadece ihtimaldir, yine bir hükmü yoktur.
An ise hükmün verildiği tek yerdir.
Stres: Zamanın dışında yaşamanın verdiği ontolojik bir bozulmadır; çünkü kişinin bilinci zamanın esas merkezinden kopmuştur.
Geçmişe takılan biri, olmayan bir anı yeniden yaşamaya çalışır. Geleceğe kaygıyla bakan kişi, var olmayan bir sahneyi varmış gibi işler; bu da hakikatten uzaklaşmaktır.
Ânı yaşamak: Zamanı değerlendirme bilincidir. Ânı yaşamak, insanın yaratılış düzenine en uygun duruşudur. Çünkü: İnsanın Allah ile teması bu "an" da gerçekleşir. Sorumluluk daima içinde bulunduğumuz “şimdiki” andır.
Tevbe etme, karar verme, iyilik, sabır hep şimdi başlar.
Ânı yaşamak, zamanın akışına kendini bırakmak değil; "an"da olan hükmü okunabilir hâle getirip ALLAH'ın emirine icabet etmektir.
Bilinçli yaşamanın ilk adımları
a) geçmişe takılıp kalmamak onu bir öğretmen bilip ona esir olmamak.
b) Gelecek kaygısından uzaklaşmak zira
kaygılandığın şey, henüz gerçekleşmemiş bir şeydir .
c) "Ânı" merkeze almak
Çünkü sadece “an”, insanı hakikatin içine alır.
Ruhun huzuru ancak, bilinçle yaşanmış bir anda gerçekleşir.
Ân, İnsanın ana yurdudur.
İnsan sâdece geçmişten ders, gelecekten hedef alır; fakat yaşadığı yer yalnızca andır.
Anı yaşamak, hayatı küçültmek değil; bilinci yaratılışın merkezine koymaktır. Bu yüzden: “Anı yaşamak, zamanı değerlendirme bilincidir.”
Kusursuzluk sâdece âlemlerin rabbi olan Allah'a aittir.
Kalın sağlıcakla
Yüksel Mert