Gilodo Ailesi’nden haber var

Taner Talaş

16 Ağustos 2020 tarihinde, ulusal haber portalları başta olmak üzere, yaygın medya organlarında, emekli bir subayın yazmış olduğu makale kaynak gösterilerek, erken Cumhuriyet döneminde faaliyet gösteren Adana sanayicilerinden Rus kökenli Yahudi bir aile olan GİLODO ailesinin işlettiği fabrikanın, İngiliz istihbaratına çalıştığı yönünde iddiaları barındıran haberler yayınlandı.



Şehir belleğinde karşılık bulmayan, beni ise ciddi şüphe girdabına sokan bu haber nedeniyle, ciddi emek ve mesai harcayarak, resmi evraklara dayalı, iddiaların gerçek olmadığını iddia eden, 25 Ağustos 2020 tarihli “Adana’da çığır açan sanayici Gilodo nasıl İngiliz ajanı oldu” başlıklı uzunca makalemi yayınladım.

Adana’da çığır açan sanayici Gilodo, nasıl İngiliz ajanı oldu? - Taner Talaş

Yerelde bu meselelere ilgi gösteren gazeteciler, eski ve yeni oda ve borsa başkanları, akademisyenler ve işadamlarıyla konuyu enine boyuna tartıştık. Her gün yeni bir bilgi geldi. Makalemi saygın gazeteci, akademisyen ve entelektüellerin oluşturduğu “SERBESTİYET” yayınladı.

Adana’da Rafael Gilodo’nun yağ fabrikası nasıl Sabancıların Marsa’sı oldu – 1
Adana’da Rafael Gilodo’nun yağ fabrikası nasıl Sabancıların Marsa’sı oldu – 2
Adana’da Rafael Gilodo’nun yağ fabrikası nasıl Sabancıların Marsa’sı oldu – 3

Genel kanaat; benim yazdıklarımı tasdik etme yönünde belirdi. Hatta Adana ekonomisi üzerine yazdığı yazılarla tanıdığımız, şehrimizin saygın ekonomi gazetesi olan Refleks’in kurucusu gazeteci Mehmet ULUĞTÜRKAN’ın, Gilodo Ailesi hakkında roman tekniğinde bir kitap  çalışması yaptığını kendisinden öğrendim. Genel durum, Gilodo Ailesi’ne ciddi haksızlıklar yapıldığı yönünde kanaat oluştu. Bu kanatın sahiplerinin, meseleye vakıf yetkin kişilerden oluştuğunu ayrıca söylemek isterim.

Mesele yukarıda arz ettiğim minval üzere ilerlerken, mailime gelen yeni bir ileti, kalbimin hızla çarpmasına neden oldu. Ardından yine tanımadığım bir kişiden  gelen yeni bir mail heyecanımın katlanmasına neden oldu.

İlk mail İsrail/Telaviv’den gelmişti. Maili gönderen kişi  Gilodo yağ fabrikasının sahiplerinden Salomon GİLODO’nun kızı Tamara MEİTLİS, diğer mail ise, Rafael Samuel GİLODO’nun torunu, Boris GİLODO’nun kızı Anita Hanımdan,ikamet ettiği Amerikadan geldiğini okuyunca öğrendim.

İki mail de olağanüstü kibar bir dille yazılmış, düzeyli metinlerdi. Haksız ithamlar karşısında yazdığım makale nedeniyle teşekkür beyanına dayanan ifadelerdi. Bende çok mutlu oldum. Uzun yazışmalar sonrası telefonla görüşmeye karar verdik.



İlk görüşmeyi Salomon  Gilodo’nun  85 yaşında olan kızı Tamara Hanım ile gerçekleştirdim. Uzunca konuştuk. Fabrikanın Hacı Ömer SABANCI’ya geçişi sonrası Bürücek Yaylası  günlerini anlattı. Daha sonra İstanbul’a taşındıklarını, Yeşilköy’de ikamet ettiğini, eşini kazada kaybedip Amerika’ya taşındığını, İsrail’e yerleşip, İstanbul’da hastalanan babasını yanına aldığını, Salomon GİLODO’nun İsrail’de vefat ettiğini, mezarının İsrail’de olduğunu öğrendim.


- Salamon Gilodo'nun İsrail'de yaşayan kızı Tamara Gilodo -

Görüşme süreci içerisinde beni sarsacak kadar etkileyen iki konuyu es geçmek istemiyorum. 50 yıl evvel  Türkiye’den ayrılmasına karşın; nezih, akıcı, İstanbul Türkçesiyle konuşması; ayrıca Adana günlerinde yaşamında olan isimleri dün gibi hatırlaması. Diğer bir  husus ise; delil olmadan, rivayete dayansa dahi suçlamadan kaçınması. Tamara Hanım Sabancıların hepsini isim isim zikrederken, Yüz evlerde oturduklarını, kendisinin Sabancılara ait Aslanlı Köşk’te doğduğunu, babasının anlatımlarından bana anlattı. Buradan anlaşılan Sabancı Ailesiyle, hukukların olduğu gerçeğiyle karşılaşmamız. Anlaşılan  para hırsı ve siyasal güç aileler arası hukukun gücüne galebe çalmış görünüyor.

Tam burada sordum “Sabancılar sizin fabrikanızı gayri ahlaki yöntemlerle mi aldılar?”
Cevap; “Hatırlamıyorum, bilmiyorum, bu nedenle kesin hüküm veremem” dedi.

Esas sorumu sordum; Devletin etkin bakanlık ve kurumları aileniz hakkında çok ciddi idari tahkikat yürütmüş, akabinde bu tahkikatlar nedeniyle aileniz mahkemelerde yargılandı mı?


- Samuel Rafael Gilodo -



Cevap; Fabrika elimizden çıktıktan sonra, her hangi bir yargılama olmadı. Elimizde kalan malımızı mülkümüzü satarak İstanbul’a taşındık, Bu süreçten sonra, 25 yıl daha İstanbul’da yaşadık. Herhangi bir yargılama asla olmadı. Konu yargı aşamasına götürülmemiş, gerek de duyulmamış.


S. Rafael Gilodo'nun torunu Boris Gilodo'nun ABD'de yaşayan kızı Anita Gilodo
 

Daha sonra Rafael Samuel Gilodo’nun torunu, Gilodo Yağ Fabrikası’nın kimyageri Boris Gilodo’nun kızı Anita Gilodo ile görüştüm.

Aynı şekilde düzgün bir Türkçe, nazik bir üslup Anita Hanım için de söz konusuydu. Amerika’da psikolog olduğunu, İstanbul da doğduğunu, Şişli Terakki Lisesi mezunu olup, Nişantaşı’nda yaşadıklarını uzunca konuştuk. Çok acı çektiklerini, yıkıcı sürecin borçlarını öderken çok zorlandıklarını duygulanarak anlattı. Rafael Samuel GİLODO’nun İstanbul’da vefat ettiğini, mezarının İstanbul’da olduğunu sormam üzerine söyledi. Fabrika Sabancı Ailesi’ne geçtikten sonra da, babasının işler aksamasın diye fabrikada bir müddet kimyager olarak görevine devam ettiğini ayrıca zikretti.


S. Rafael Gilodo ve Ailesi - Yanındakiler bilinmiyor

 

Bu görüşmeler süreci insanlık adına umudumun yeşermesine neden oldu. Müslüman ve Türk olan bir gazetecinin, haksızlık yapıldığına inandığı Yahudi bir Ailenin itibarını savunması, dünyanın öte yanında karşılık buluyorsa, umudu canlı tutmak lazım.


Salamon Gilodo, eşi Suzana Gilodo, Tamara Gilodo, Boris Gilodo'nun eşi
Renee Gilodo
 

Acı çeken, haksızlığa uğrayan, olayın bizzat öznesi olan iki hanımefendi olan biten karşısında; tek bir cümle düşmanlık olarak addedilecek cümle kurmak bir yana, nezaketi en üst mertebede sürdürüyorsa, acıların üzerinden kamplaşma olmamalı diye özenli bir dil kullanıyorsa, evrensel değerlerin savunuşunu yapmaktan geri kalmıyorsa ümit vardır.


R. Samuel Gilodo ve Eşi Rella Gilodo

 

Gerek Tamara Hanım gerekse Anita Hanım asaletleriyle beni etkilediler. Bundan sonrası için, koşulların elvermesi halinde İsrail ve Amerika’ya geleceğime dair söz vererek, dost olduk. Sabırla gideceğim günü bekliyorum