Kahyalar 'dan Türk balıkçılığına önemli proje teklifi

Adana merkezli ürettiği projelerin birçoğu hayata geçen Vedat Kahyalar, Türk Balıkçılığı'na önemli bir proje teklifinde bulundu.

Adana’yı merkeze alan bir çok projeye imza atan, Sera ve Su Ürünleri OSB başta olmak üzere bir çok projesi hayata geçen Vedat Kahyalar yine Adana’yı yakından ilgilendiren bir projenin detaylarını kamuoyuyla paylaştı. İşte o proje;

Yumurtalık’ta Bir Yumurtadan Türkiye’nin Geleceği Çıkabilir

Türkiye su ürünleri sektöründe büyüyor; ama kritik bir eksiğimiz var: yavru balık üretimi. Kafeslerimiz var, OSB’lerimiz kuruluyor, pazarımız genişliyor… Fakat üretimin kalbi olan kuluçka ve yavru balık aşamasında hâlâ dışa ve dağınık kaynaklara bağımlıyız. İşte tam bu noktada Adana–Yumurtalık Su Ürünleri Kuluçka ve Üretim Merkezi stratejik bir cevap sunuyor.

Akdeniz’de balıklar yumurtalarını bırakır. Bu biyolojik gerçek, Yumurtalık kıyılarını doğal bir üreme havzasına dönüştürür. Doğru yöntemlerle, bilimsel denetimle ve ekosistemi gözeterek bu yumurtaların bir bölümü toplanıp modern kuluçkahanelerde yavru balığa dönüştürülebilir. Böylece hem doğal stoklar korunur, hem de sürdürülebilir üretim sağlanır.

Bugün Tarım ve Orman Bakanlığı, Yumurtalık–Karataş sahasında 29.500 ton/yıl çipura ve levrek yetiştiriciliği için alan tahsis etmiş durumda. Karataş’ta Su Ürünleri OSB kuruluyor. Ancak bu OSB’nin yaşamsal bir ihtiyacı var: milyonlarca yavru balık. Sadece Adana Su Ürünleri OSB’de 140 parsel için yaklaşık 100 milyon yavru balık gerekiyor. Deniz kafesleri ve ihracat hedefleri eklendiğinde bu rakam yüz milyonları aşıyor.

Peki bu yavrular nereden gelecek?

Yumurtalık bu sorunun cevabı olabilir.

Basit bir örnek tabloyu netleştiriyor:
1.000 metrekare, 2 metre derinlikte bir havuzda 25–30 bin çipura yetiştirilebiliyor.
10 metre derinlikte bir deniz kafesinde 250 bin çipura mümkün.
25 dönümlük (net 20.000 m²) bir alanda 500 bin çipura, yani ortalama 250 ton üretim demek.
Bu çarpan, entegre bir kuluçka ve büyütme sistemiyle bölgesel bir üretim üssüne dönüşebilir.

Önerdiğimiz proje; yumurta toplama ağları, modern kuluçkahaneler, yavru büyütme havuzları, Ar-Ge ve eğitim birimleriyle tam entegre bir yapıyı hedefliyor. Çukurova Üniversitesi Su Ürünleri Fakültesi’nin bölgeye yakınlığı, bilimsel iş birliği ve nitelikli insan kaynağı açısından büyük bir avantaj. Yerel balıkçılar sürecin parçası olacak; istihdam artacak, bilgi yerelde kalacak.

Elbette riskler var. Aşırı toplama ekosistemi bozar; su kalitesi ve hastalıklar üretimi sekteye uğratabilir; finansman ve izin süreçleri zaman alır. Ama bunlar bilimsel kota, sıkı denetim, pilot uygulama ve kademeli ölçekleme ile yönetilebilir risklerdir. Asıl risk, bu potansiyeli görmezden gelmektir. Zaten Karataş'ta kurulacak SU ÜRÜNLERİ OSB  üretime geçtikten sonra ureticiler de tohumluk balık yetiştirip, yumurta toplayabilecek ve kendi kuluçkahanelerini kurabileceklerdir.

Yumurtalık’ta atılacak bu adım, yalnızca bir tesis yatırımı değildir. Bu, Türkiye’nin su ürünleri zincirinde eksik kalan halkayı tamamlamak, OSB’leri beslemek, ihracat gücünü artırmak ve yerli üretimi güvence altına almak demektir.

Bir yumurtadan başlayan hikâye, doğru vizyonla bölgesel kalkınmaya, milli üretime ve gelecek kuşaklara uzanabilir. Yumurtalık, bu hikâyeyi yazmaya hazır. 

Soru şu: Biz hazır mıyız?

GÜNDEM Haberleri

Hapis cezası almıştı: Fatih Altaylı hakkında tahliye kararı
Ceyhan Belediyesi'nden Kadınlara ücretsiz matine
Erdinç Altıok; "2026'da daha güçlü Yumurtalık için çalışacağız"
Müzeyyen Şevkin; "Türkiye, ekonomik krizin pençesinde, değişim şart!"
Adana Demirspor - Galatasaray maçı şike davasında!