Tatlı Suda Solculuk Yapmak

Hacı Hüseyin Kılınç

Arkadaşın birisi son paylaşımlarımda ırkçılık yaptığım için beni arkadaşlıktan çıkarmış. Ona göre herhalde 'Kürt ırkçılığı' yapıyorum. Halbuki ben yedi göbekten Türk soyundan geliyorum, Türkmenim. Mecburen 'ben' diyorum, çünkü bir arkadaşta biz dememe takmış, siz kimsiniz diyor. Alçakgönüllükten öyle dediğimi bile anlayamıyor.

Ben güçlüden yana olmadığım için solcu oldum. Mazlumdan, zayıftan ve garibandan yana oldum hep. Güçlüden yana olmakla solculuğun bağdaşmayacağını ilke edindim. Babam hali vakti yerinde bir çiftçiydi ve pamuk toplamaya Kürtler gelirdi. Aşağılandıklarını, horlandıklarını iliklerime kadar hissettim. Çayan'a, Gezmiş'e sempati duyan küçücük bir çocuktum. Onlar katledilmişti, ama anıları toplumu sarıp sarmalamıştı.

Ortaokul ve Liseyi Misis'te Öcalan'ın yakınlarının da olduğu bir yerde okudum ve aynı dışlama, aynı hor görmenin izlerine orada da rastladım ve empati kurdum. Benim için solcu olmak eşitsizliğin zayıf tarafından yana olmaktı. Şunu söylüyorsanız sizinle işim yok. Kürtler böyle şeylere maruz kalmıyor hep beraber aynı şeyleri yaşıyoruz diyorsanız bende derimki git bir Kürde ne yaşadığını sor öyle gel.

Bu memlekette güçlüden yana olarak, ezilenlerle zerre duygusal bağ kurmadan solcu olduğunu zanneden onlarca insan gördüm. Onların solculukları ile benim işim yok. Daha solun ne olduğundan habersizler çünkü.Bir Türk olarak Kürt ırkçılığı yapıyormuşum, ırkçılık kısmını bir yana bırakarak şunu söyleyeyim. Bu suçlama sadece solculuğun hakkını verdiğimi ve tatlı suda solculuk yapmadığımı gösterir. Ben de hep böyle biri olmaya çalıştım.