1. HABERLER

  2. GÜNDEM

  3. Akif Kemal Akay'a açık mektup
Akif Kemal Akay'a açık mektup

Akif Kemal Akay'a açık mektup

Siz bana insanlık adına bir zafer abidesini çağrıştırıyordunuz. Şimdi ise bana, kaidesi sürüngenlerce kemirilen ve yakında yıkılacak olan bir abideyi çağrıştırıyorsunuz.

A+A-

Siz bana insanlık adına bir zafer abidesini çağrıştırıyordunuz.

Şimdi ise bana, kaidesi sürüngenlerce kemirilen ve yakında

yıkılacak olan bir abideyi çağrıştırıyorsunuz.

 

Sayın Akif Kemal Akay,

Bana bu mektubu yazdıran, geçmişte size duyduğum derin saygıdır. Cüretimi de sizin, haksızlıklara karşı verdiğiniz mücadele ruhundan aldım.
 

SEÇİMLERDEN ÖNCE

Yıllar önce, Adana’da Büyükşehir Belediye Başkanı Aday Adaylığı sürecinde, birikimim yettiği kadar yanınızda yer aldım. Çünkü siz, bu şehirde tanıdığım, onur derecesi yüksek erdemli insanlardan biriydiniz.

Adana’ya katkınız çok büyüktü.  Sağlık sektöründe katkınızın yanı sıra, Atatürkçü Düşünce Derneği’nde çalışmalarınız ve aydınlanmaya kattığınız değerler ile sadece benim değil, kalbi insanlık için atan herkesin takdirlerini topladınız.

O yıllarda aday adaylığınız sürecinde “Kent Yönetim Planı” hazırlamıştınız. Bu çalışma bile sizin kent yönetimine bakışınızın ciddiyetini göstermesi bakımından örnek bir çalışmaydı.

Kaç yıl oldu hatırlamıyorum. Ben hala o çalışmalarınızı birçok siyasiye örnek gösterdiğim gibi, bir kaç siyasi parti merkezinde de çalışmanızı gösterip: “Bunu örnek almalısınız” diye bas bas bağırdım.

Bu memleket için 31 Mart 2019 tarihine kadar abidesi dikilecek bir kimlik ve kişiliğe sahiptiniz.

Seyhan belediye Başkanı olacağınıza en çok sevinenlerin başında oldum.

 

GEÇMİŞ VE GELECEK

Sayın Akif Kemal Akay…

Yıllarca zihnimi meşgul eden bir soruyu arkadaşlarımla tartışırım:

“Kişinin geleceğini kurması mı önemli yoksa geçmişini koruması mı?”

Şüphesiz ki ikisi de önemlidir.

Geçmişin onurlu mirası tüketilerek gelecek kurulamadığı gibi, geleceğin aldatıcı ışıklarına bakıp, geçmiş bir mirasyedi ruhuyla yok edilemez.

Geçmişin korunması ve geleceğin oluşturulması arasındaki denge ve dengesizlik ahlaki anlayışla ilintilidir.

Bir ressamın tablosu ne kadar mükemmel olursa olsun, üzerine mürekkep dökülünce tablo değer kaybeder. Mona Lisa’nın mükemmelliği, üzerinde bir mürekkep lekesi olmamasından kaynaklanır. Bir heykeltıraşın heykeli kırık olamaz. Heykel anlamını yitirir. 

Siz onurlu bir geçmişinizle Adana’da muhteşem bir tablonun ressamı oldunuz. Bu tabloyu Adana’da yaşayan her insan gururla duvarına asar. Ayrıca çok da mutlu olur…

Ancak (Allah uzun ve sağlıklı ömürler versin) yaşamınızın son yıllarında bu tabloya mürekkep döküp değersizleştirdiniz.

Hem de değmez işler ve kişiler uğruna…

Sadece Adana’da saygın olan kişiliğinize değil, ayrıca insanların zihinlerinde var olan “Akif Kemal Akay” kimliğine zarar verdiniz.

Hiç değmezdi Sayın Akay…

Sonradan edindiğiniz dostlar için, sizi siz yapan dostlarınızı, ilkelerinizi, ahlaki anlayışınızı, bir kenara atmanın bir anlamı yoktur. İnanın siz birçok insanın gözünde, birçok makamdan ve özellikle belediye başkanı sıfatından çok daha değerli yerde idiniz.

O makamın sizin şahsiyetinize katacağı hiçbir değer yoktu. Sizin şahsiyetinizin o makama katacağı çok büyük değerler vardı ve siz o fırsatı kaçırmak üzeresiniz.

 

“DOSTUM” VEYA “BAŞKAN”

Bu mektuba başlarken “Değerli Dostum” hitabıyla başlamak isterdim ama benin değerli dostum, 31 Mart 2019 tarihinden öncede kaldı.

Size “Sayın Başkanım” diye hitap da edemiyorum, Çünkü hazırladığınız “Kent Yönetim Planı”na göre,  bu tarz bir başkanlık olmaz. (Bunu sizden öğrendim)

Siz bana insanlık adına bir zafer abidesini çağrıştırıyordunuz. Şimdi ise bana, kaidesi sürüngenlerce kemirilen ve yakında yıkılacak olan bir abideyi çağrıştırıyorsunuz.

 

KAĞNI GÖLGESİNE SIĞINANLAR

Sayın Akif Kemal Akay

Muhtemelen bu mektup sizin elinize geçmeyecek ve haberiniz olmayacak. Bunu biliyorum...

Ancak şöyle bir umudum var:

Sizi sarmalamış, etkisizleştirmiş olanlar bu mektubu okuyunca belki de sizin onurlu geçmişinizi kemirmekten ve sizin gölgenizde kendilerine bir kimlik edinmekten vaz geçerler…

Kim bilir?

Bu mektup, sadece şahsım adına değil, gittikçe eriyen, tükenen itibarınızı gördükçe, sizin için bir şeyler yapmak için çırpınan kişilerin ortak mektubu olarak kabul etmeniz dileğiyle…

Sağlıcakla kalın…

Önceki ve Sonraki Haberler

HABERE YORUM KAT

UYARI: Küfür, hakaret, rencide edici cümleler veya imalar, inançlara saldırı içeren, imla kuralları ile yazılmamış,
Türkçe karakter kullanılmayan ve büyük harflerle yazılmış yorumlar onaylanmamaktadır.
3 Yorum