1. HABERLER

  2. SİYASET

  3. Ceza almamak için Tatlıses mi olmalıyız?
Ceza almamak için Tatlıses mi olmalıyız?

Ceza almamak için Tatlıses mi olmalıyız?

Bugünlerde bizim koğuştan “Polise mukavemetten yargılanmada, adli kontrol şartıyla serbest bırakılmak için İbrahim Tatlıses’in kızı mı olmak gerekiyor, yasalar karşısında eşit değil miyiz” haykırışları yükseliyor...

A+A-

Tutuklanarak görevinden uzaklaştıran Seyhan Belediye Başkanı Oya Tekin, cezaevinden yazı gönderdi. İşte o yazı;

Oya TEKİN*

İçerisinde bulunduğumuz trajediler döneminde her an haykıracak bir haksızlık, her an vicdanımızı dağlayan hukuksuzluklarla karşı karşıya kalıyoruz. Özellikle bu dönemde bir de cezaevindeyseniz, her tutuklu bir yaşam, her hükümlü bir hikaye.

Bugünlerde bizim koğuştan “Polise mukavemetten yargılanmada, adli kontrol şartıyla serbest bırakılmak için İbrahim Tatlıses’in kızı mı olmak gerekiyor, yasalar karşısında eşit değil miyiz?” haykırışları yükseliyor... Maalesef, polise mukavemetten yargılanmalarında cezalandırmaya dönüşecek kadar uzun tutukluluklar gerçekleşiyor. Koğuşta bir türlü yazılmayan iddianamelerini bekleyen onlarca kişi, savunma haklarını kullanmayı beklerken bir anda İbrahim Tatlıses’in kızının polise karşı geldiği haberlerin videoları çıkıyor önümüze. Benzer bir olaydan dolayı şu an cezaevinde yargılanmayı bekleyen iki koğuş arkadaşım hayret ederek kendi hikayelerini anlatmaya başlıyorlar.

Özel şirket yöneticisi, üniversite eğitimli, kendi alanında başarılı iki genç kadın, İstanbul’da bir akşam yemeği çıkışı, 22:00 civarı evlerine gitmek üzere taksiye biniyorlar. Takside sohbet ederlerken ara ara sohbet koyulaşıyor, sesler yükseliyor. Taksi şoförü rahatsız oluyor ve uyarıyor: “Siz sarhoşsunuz, kavga ediyorsunuz” diyor. Kadınlar, “Hayır değiliz, ayrıca tartışmıyoruz. İşinize bakın, bizi verdiğimiz adrese bırakın” diyorlar.

KADINLARI AŞAĞILIYOR

Bir süre sonra taksi birden duruyor. Taksinin etrafını polis ekibi çeviriyor, kadınlar dışarı çekiliyor. Kadınların açıklama bekleyen sorularına karşılık, kadınlar sürüklenmeye, tartaklanmaya başlıyorlar. Arbede esnasında kadınların kıyafetleri yırtılıyor, neredeyse bedenleri çıplak kalıyor. Bu duruma hakaretler eşlik ediyor. Ekipte bulunan kadın polis tartaklamalara eşlik ederken, “Şu üstünüze başınıza bakın, örf ve adetlerimizi getirdiğiniz duruma bakın” diyerek iki kadını aşağılıyor.

Tartaklanan, yargılanan, aşağılanan, yerlerde sürüklenen ve üstü başı yırtılan iki kadın ters kelepçeyle gözaltına alınıyorlar. Kadınlar, bir şeyler olmuş olsa da hiçbir şeyler olmadığını belgeleyen sağlık raporunu almak üzere sağlık kontrolüne getiriliyorlar. Oradan da karakola, mahkemeye…

CEZAEVİNE GÖNDERİLDİLER

Kadınlar, kamu görevinin yapılmasını engellemek ve polise mukavemetten tutuklama kararı alınarak cezaevine gönderiliyorlar. İki genç kadın, halen neden olduğunu anlayamadıkları bu olayda kendilerine yapılan saldırıdan korunmaya mı çalışıyorlardı, yoksa polise saldırıp mukavemet mi ediyorlardı? Bu soruyu kamu vicdanına bırakıyoruz. Peki, bu tutuklama ve ne zamana kadar süreceği belli olmayan tutuklu yargılama kararı adil mi?

“Acaba biz de ‘İbrahim Tatlıses’in kızıyız’ diye mi haykırsaydık?” diyen bir ses yükseliyor koğuştan.

Önceki ve Sonraki Haberler

HABERE YORUM KAT

UYARI: Küfür, hakaret, rencide edici cümleler veya imalar, inançlara saldırı içeren, imla kuralları ile yazılmamış,
Türkçe karakter kullanılmayan ve büyük harflerle yazılmış yorumlar onaylanmamaktadır.