Çukurova Belediyesi’nde, 2014-2024 yılları arasında gerçekleşen imar değişiklikleri nedeniyle yapılan polis operasyonu neticesinde savcılık iddianame düzenlemiş yargı safhasına geçilmiş, Adana 10. Ağır Ceza Mahkemesi’nde, suçlananlar yargılanmaya başlanmıştı.

Ancak her geçen gün, savcılık iddianamesi ve mahkeme yargılamasında ismi geçmeyen kişi ve olaylara  yeni kişi ve olaylar eklenmeye devam ediyor.

Bilindiği gibi, savcılık iddianamesinde ismi ve firması  olmamasına rağmen, yeni bilirkişi raporu çerçevesinde Yüreğir Belediye Başkanı Ali Demirçalı’da, yaptığı inşaatlar çerçevesinde edindiği imar artışları nedeniyle rüşvet vermek suçlamasıyla sanık sıfatıyla yargılanmasına başlanmıştı.

Çukurova Belediyesi ile alakalı iddialar bitmek bilmiyor!

Adana dışından bir gazeteci olan Zihni Çakır, sosyal medya hesabından yine Soner Çetin döneminde gerçekleşen bir imar değişikliğine dikkat çekerek, burada usulsüzlüklerin olduğunu paylaştı.

Zihni Çakır; Çukurova İlçesi, Kurttepe Mahallesi’nde, imar planında sağlık tesisi olarak geçen bir yerin konut imarına çevrildiğini, bu esnada imar komisyon başkanı olan bir kişiye belli bir müddet sonra daire devri yapıldığını iddia ederek belgeleri paylaştı.

İşte Gazeteci Zihni Çakır’ın iddiaları;

Adana’nın merkez Seyhan ve Çukurova İlçe Belediyelerinde “İmarda usulsüzlük, rüşvet alma, rüşvet verme, resmi belgede sahtecilik” yapıldığı gerekçesiyle Adana 10. Ağır Ceza Mahkemesi'nde devam eden davada, Yüreğir Belediye Başkanı Ali Demirçalı ile Çukurova eski Belediye Başkan Yardımcısı Ali Arslanlıoğlu’nun da bulunduğu 43 sanığın yargılaması devam ediyor.

Bu dava ile ilgili araştırmalarım sürerken Adana'da artık ayyuka çıkan ilginç bir "imar artışı-konut satışı" iddiasına ulaştım. Konu sözünü ettiğim yargılama dosyasında yok ancak olayın yaşandığı yer CHP'li Çukurova Belediyesi.

SAĞLIK TESİS ALANINI YÜKSEK YOĞUNLUKLU KONUT ALANINA "DÖNÜŞTÜRMÜŞLER"!

Adana İli Çukurova İlçesi Kurttepe mevkiinde Ömer Bayramoğlu adına kayıtlı 6233 ada 1 ve 2 parselde 4.611 metrekare arsa imar planında "sağlık tesis alanı" olarak yer alırken Çukurova Belediyesi'nin 16/6/2017 tarih ve 243 sayılı kararıyla 1/5000 ölçekli nazım imar planında "Meskun Konut alanı" (Yüksek Yoğunluklu) olarak onaylanır. Bu karar askıya çıkarılır ve gelen itirazlar sonrası plan 6/7/2018 tarih ve 62 sayılı kararla yeniden onaylanır. Onaylanan bu plan değişikliği Adana Büyükşehir Belediye Meclisi tarafından da 14/9/2018 tarih ve 568 sayılı Meclis kararıyla onaylanıp 4.611 metrekare olan alan 2 yoğunluklu konut alanına dönüştürülür ve 5/11/2018 tarihinde Adana Büyükşehir Belediyesi tarafından Çukurova Belediyesine yazılan 13509581-115.01.02-41292 sayı ve "Uygulama İmar Planı" konulu yazı ile Ömer Bayramoğlu'na ait 6233 Ada 1 ve 2 Parsel'deki sağlık tesis alanı olarak görünen 4 bin 611 metrekare arsanın Adana Büyükşehir belediye Meclisinin onayıyla Yüksek Yoğunluklu Konut alanına dönüştüğü ve kararın kesinleştiği bildirilir. Bu arada Sağlık Tesis Alanı olan arsanın Yüksek Yoğunluklu Konut alanına dönüştürüldüğü süreçteki evrakların bazısında, halen Adana 10. Ağır Ceza Mahkemesi'nde süren imar yolsuzluğu davası sanıklarından Ali Arslanoğlu'nun da Başkan Yardımcısı sıfatıyla imzası vardır.

Bu yazılardan 2 ay sonra 25/01/2019 tarihinde 1964 yevmiye numarasıyla Ömer Bayramoğlu adına kayıtlı olan bir daire Hüsnü Karadeli'ye "satış" adı altında devredilir. Peki Hüsnü Karadeli kim? Temmuz 2022'de vefat eden Hüsnü Karadeli dönemin Çukurova ve Adana Büyükşehir belediye Meclis Üyesi aynı zamanda da Ömer Bayramoğlu'na ait arsanın sağlık tesis alanından yüksek yoğunluklu (2 emsal) konut alanına dönüştürülme sürecinde İmar Komisyonu Üyesi. - ÖMER BAYRAMOĞLU KONUT "SATIŞINI" KABUL ETTİ! İddiaları araştırırken ulaştığım bilgi ve belgelerden sonra 1 Nisan 2025 günü saat 17:54'te Ömer Bayramoğlu'nu 0 (532) 2*7 9* ** numaralı GSM hattından aradım. 12 dakikalık konuşmamızda Bayramoğlu, daire devrini doğruladı.

Bunun bir suç sayılabileceğini, yaptığı açıklamanın "rüşvet verdiğini kabul etmek şeklinde değerlendirilebileceğini" hatırlatmam üzerine cüzi bir para karşılığı satış gösterdiklerini belirttip, "Gazeteci bey gelin buralarda CHP'li belediyelerde bir işinizi gördürmeye çalışın bakalım buradan rüşvet vermeden işiniz yürümez ki. Bunlara bir şey vermeden evrakınız yan odaya geçmez" ifadelerini kullandı. Yaptığım araştırmalarda, söz konusu daire devrine dair bu haber ekinde yer alan tapu devir kayıtlarına da ulaştım. Bu konu Adana Ağır Ceza Mahkemesi'nde görülen "imar yolsuzluğu" davasına da derdest edilir mi bilmem ama ortada hayatın olağan akışına aykırı iş ve işlemlerle bu iş ve işlemlerden sonra doğrudan o sürecin kamu adına tarafı olan bir isme devredilen/cüzi fiyata satılan daire gerçeği var. Gerçekten ilginç bir dönemden geçiyoruz. Bir tarafta milyarlarca liralık yolsuzluk ve soygun normalleştirilir hatta ülkenin ana muhalefet partisi kurumsal olarak bu yolsuzluk ve talan iddiaları karşısında set olurken öte tarafta aynı zihniyete ait başka belediyelerde rüşvet iddiaları kanıksanmış ve vatandaş "rüşvet vermeden işlerinin hallolmadığını, evraklarının bir odadan diğerine gitmediğini" itiraf diyor ve rüşvet verdiğini kabul ediyor adeta.