1. HABERLER

  2. GÜNDEM

  3. İlçe Belediyelerinin Çıkmazı..
İlçe Belediyelerinin Çıkmazı..

İlçe Belediyelerinin Çıkmazı..

Niyazi Koç yazdı

A+A-

6360 sayılı yasa ile 14 yeni büyükşehir belediyesi kurulması ve hizmet alanlarının da mülki sınırlara taşınmasını içeren  yasa sonucunda bir çok sorunu da beraberinde getirmiştir.

Özellikle geçmiş dönemde yeterince hizmet alamayan bir çok alt yapı sorunu da olan  küçük yerleşim alanlarına  hizmet götürmek bir çok ilçe belediyesi için  sorun haline gelmiştir.

Çünkü halkla doğrudan yüz yüze gelen ve halkın yaşam standartın ve memnuniyetlerini  yükselten belediyelerdir. Oysa ki yeni büyük şehirlerin kurulmasında ve  mülki sınırların hizmet alanı haline getirilmesinde öncelikli amaç daha etkin yönetim,nitelikli ve düşük maliyetli,hızlı ve zamanında halka eşit hizmet sunulmasıydı.

Fakat geldiğimiz durum böyle mi acaba? Mülki sınırlar içerisinde kalan her yerleşim merkezi aynı oranda eşit şekilde hizmet alabilmek mi?
6360 sayılı yasa ile büyükşehir kurulmasına dayanak oluşturan yasa ile kent ve kır ayrımı ortadan kalkmış ve köyle bir anda mahalle  olmuştur. Bu arada kuş konmaz kervan geçmez kırsal araziler bir anda mahalle konumuna getirilmiştir.Yani sosyolojik anlamda kent ve kır bir anlamda bir yasa ile ortadan kalkmıştır.

Kısacası  büyük nüfus yoğunluğuna sahip kentlere hizmet götürme konusunda belirli sıkıntılar yaşanırken kırsal kesiminde   bunlara ilave edilmesiyle sorunlar daha da artmıştır aslında.
Belediyeler yerel anlamda ortak hizmetlere yönelirken yoğun nüfusa yeterli hizmet götürmeyi amaçlamıştır.

Oysa ki kırsal  bölgelerin hizmet beklentileri daha farklıdır.Yaşam tarzları ve yerel ihtiyaçları daha  farklıdır.Bu yasa ile büyükşehir ilçe belediyelerinin hizmet götürmesi gereken bölgeler daha da genişlemektedir.

Daha açıkçası şehir merkezlerinden sorumlu belediyeler kırsal kesimlere de hizmet götürmekle sorumlu tutulmuşlardır.Bu durumda büyükşehir kapsamımdaki ilçe belediyelerin  sorumluluk daha da alanları artmıştır.
Bu durumda  6360 sayılı yasa çıkmadan önce 3000 nüfusa hizmet götüren bir ilçe belediyesi bu yasadan sonra 7000 kişiye hizmet  götürmek zorunda kalmıştır.

Bu yasa ile  hizmet götürdüğü alan 35 kat   nüfus ise 2 kat artan bölgenin  kadro sayısı ve geliri de aynı düzeyde kalmaktadır.Bu durumdaki çoğu  ilçe belediyesi  borçlanmak zorunda kalmakta hizmet aldığı birimlerin ödemesini bile yapmamak durumu ile karşı karşıya kalmaktadır.

Bu  koşullarda bırakın hizmet götürmeyi çöp toplama hizmetini bile yapamamakla karşı karşıyadırlar.
Başa döndüğümüz zaman vatandaşa eşit hizmet götürmek amacıyla  çıkartılan yasa ile İl özel idaresini kaldıran ve buradan kalan tüm görevleri  belediyelere yükleyen 6360 sayılı yasa  yerel yönetimlerde bir çok dengeyi de bozmuştur.Kırsal alanda ki yönetim zafiyeti artmış daha da önemlisi hizmet maliyeti artmıştır.

Güçlü yerel yönetim anlayışıyla çıkartılan yasa aslında yeni bir vesayet sistemine neden olmaktadır.Bir çok ilçe belediyesi kaynak yetersizliğinden dolayı büyük şehir belediyelerinin vesayetine girmektedir.

Bir çok ilçe belediyesi büyükşehir belediyesine bağımlı kalmakta onların desteği olmadan hizmet verecek konuma gelmişlerdir.

Yapılması gereken  yerel demokrasinin güçlenmesi için refaha katkı sağlaması için ilçe belediyelerinin mali kaynak ve yönetsel açıdan  güçlendirilmesidir.Kaynakların daha etkin şekilde kullanılması için gerekli yasa önlemler mutlaka alınmalıdır.
Özellikle büyükşehir ilçe belediyelerinin hizmet yükümlüğü ile kaynak yetersizliği arasındaki  çelişki mutlaka giderilmelidir.Bu konu hükümet nezdinde dile getirilmeli ve mutlak çözülmelidir.
Çünkü vatandaş hizmet beklemektedir.
 

Önceki ve Sonraki Haberler

HABERE YORUM KAT

UYARI: Küfür, hakaret, rencide edici cümleler veya imalar, inançlara saldırı içeren, imla kuralları ile yazılmamış,
Türkçe karakter kullanılmayan ve büyük harflerle yazılmış yorumlar onaylanmamaktadır.