Adana'dan eğitimci, yazar Vedat Kahyalar’la orman yangınlarını konuştuk.

Geçtiğimiz yaz aylarında tüm ülkeyi dehşete düşüren yangın görüntülerinin kendisi dahil tüm toplumda korku ve travmalara yol açtığını söyleyen Kahyalar, 
“ Hangisine yansam bilmiyorum, yangına şahit olmuş, bulunduğumuz alanı, yangın nedeniyle terk etmek zorunda kalmış biri olarak, hayatımda beni bu kadar etkileyen bir olay yaşamadım! Bir yandan alevleri göklere yükselen milyonlarca ağaç, bakmaya kıyamadığım muhteşem güzellikler, içerisinde yaşayan canlılar, yangın esnasında attıkları çığlıklar! Zaman zaman ekranlara gelen ormanlık alanda yaşayan hayvanların kurtarılma anları, ülkenin her tarafından hazin manzaraları birlikte yasadık.
Geçen yıl yanan veya yakılan ormanlarımızı elim bir şekilde kaybetmemiz bize ders oldu mu? 

Ne yazık ki herkes gözyaşları içinde bu yaşananlara benimle birlikte şahit oldu. Allah vermesin, hiçbir ülkede de yaşanmasın. Bugün Nasa’nın yayınladığı online yangın takip sisteminden görüyoruz ki, orman yangınları dünyanın muhtelif ülkelerinde halen devam ediyor. Bunlar sabotaj, kundaklama, aşırı sıcaklık, ormana atılan şişelerin mercek etkisi veya ihmal olabilir, yani her şey olabilir. Özelinde beni ülkemin milli serveti, çevre ve canlı varlıklar daha çok ilgilendiriyor, daha çok endişelendiriyor.

Şimdi sormak isterim;
-Yangınlara müdahaleye kendi kaynaklarımızla hazır mıyız? 
-Geçen yıl olduğu gibi kamuoyunu yaralayacak görüntülere şahit olacak mıyız? 
-Bu milletin bağış ve kurban derileri ile satın alınan THK uçakları hangarda yatmaya devam edecek mi? 
-Orman Genel Müdürlüğünün kendi YANGIN SÖNDÜRME UÇAK  FİLOSU  hazır mı? 
-Yangınların tekrar etmesi durumunda neredeyiz? -Muhatapları tarafından, kamuoyunun içini rahatlatacak açıklama yapılacak mı? 

Yol haritası nedir? 

Kamu adına göreve gelen, değerli Bakanımız ve yöneticilerimize bunları sormak isterim doğrusu.

Son sözüm de şu olsun; Allah ülkemizi her türlü yangın sel, yangın, deprem gibi afetlerden korusun. Ancak bize düşen de, afetlere hazırlıklı olmaktır. 

Ne yazık ki herkes gözyaşları içinde bu yaşananlara benimle birlikte şahit oldu. 
Bir daha o görüntüleri yasamak istemiyoruz.