Dualarımızda sabit olarak şerli insanların şerrinden Allah’a sığınarak dua etsek de bunun çok da bilincinde değiliz.

Dilimize vird olarak yerleştiği için otomatik olarak bunu tekrar eder dururuz ta ki şerli insanlarla karşılaşıncaya  kadar işte o zaman meseleye vakıf oluruz. Bu yaşıma geldim ilk defa şerli insanlarla karşılaşınca bu duanın önemini daha iyi anlamış bulundum.

Üstat Necip Fazıl, Sakarya Türküsü şiirinde, “Oluklar çift, birinden nur akar, diğerinden kir” derken insanın yaratılış olarak eşref-i mahlukat ile esfel-i safilin arasında gidip geldiğini vurgulamaktadır. Yani mertebe olarak zirveye çıkacağı gibi aşağıların aşağısı duruma düşeceğine vurgu yapmaktadır.

Tekrar yaşadığımız şerli duruma dönecek olursak ; çamaşır makinesi bozulunca bu sıkıntılı günlerde sıfır almak yerine ikinci eli yarı fiyatına almak cazibesine başka birisinin de tavsiyesi ile kapıldık. İnternet üzerinden bulunan makine fotoğrafta sıfır gibi temiz gözüküyordu. Karşılıklı pazarlıklar sonucunda makine evimize geldi, elemanlar kurulum ve çalıştırarak bunun yanında eski makineyi de alarak gittiler. Evet, makine çalışıyordu fakat önemli bir kusuru vardı suyu ısıtmadığı gibi çamaşırları temizlemek yerine pas lekesi ile kirletiyordu. Spotçu olan karşı tarafa durumu ilettiğimizde makineyi değiştireceklerini söylediler ve bize çok daha eski bir makineyi getirdiler. Bunun geçici olduğunu diğerini tamir ettiklerinde tekrar getireceklerini ifade ederek oyalama süreci başlamış oldu.

Bu sürecin sonunda makinenin kartını yaktığımız iddia ederek üstelik bir de bizi suçladılar. Hem paramız hem de makine elimizden gitmiş oldu. Bir şeklide adresini bularak kendilerini ziyaret ettiğimizde canımızı zor kurtardık dersem abartmış olmam.

Kalpleri kararmış olan bu insanların yüzlerine baktığınızda aslında şerli insan nasıl olurun ifadesini gördük. Yüz, ruhun aynası olduğu için bu yüzlerde kesinlikle nurdan bir emare göremiyorsunuz. İçinin karanlığı âdeta yüzüne yansımıştı. Yüksek perdeden, tehditkar bir üslup ile diyaloga kesinlikle kapalılar. Sürekli yalan söyleyerek, iftira almaktan asla yüksünmüyorlar. Birbirlerini şahit göstererek sürekli yeni senaryolarla aklınızı başınızdan alıyorlar. Ne etik değer, ne ticaret ahlakı, ne kul hakkı, ne mahşer bunlar için bir şey ifade etmiyor.

Ortaya koydukları bu tutum tam bir eşkıya düzeni. Alışveriş kisvesi altında bir tür dolandırıcılık, gasp çetesi oluşturulmuş. O kadar pervasızlar ki “istediğin yere git, hiçbir şey yapamazsın!” demekten de kendilerini alamıyorlar.

Elimizde belge, fatura ve sözleşme de olmadığı için öylece kala kaldık.

Sonuç olarak; ortalıkta insan suretinde dolaşan bu iblislerden Allah’ım herkesi muhafaza eylesin inşallah. Bir ibret vesikası olarak bu tür durumlara karşı uyarı mahiyetinde paylaşılmıştır. Siz artık Şerli insanları tanıdığınız için şanslısınız, umarım karşılaşmazsınız.

Esenlik dileklerimle,

Erol Aydın